Kaç kişi yaşadığımı bilmiyorum
Kaç kişi yaşadığımı bilmiyorum.
Biri benim yerime sınavlara giriyor, davetlere katılıyor, kalabalıkta
sevilen, neşeli birini oynuyor. Bazen bana çok benzeyen bu desene uzaktan bakınca
şaşırıyorum.
Nasıl da gerçek görünüyor.
Bir başkası tıpkı bir çocuk gibi aklına eseni, hissettiği herşeyi
yapabileceğini, kimseyi üzmeden, kimseyi, hiç bir şeyi yitirmeden sonsuza dek
mutlu yaşayabileceğini sanıyor.
Bir başkası hep mutsuz. Her şeyin kötülükle dolu olduğunu, dünyanın bu
acımasızlığının ne yaparsa yapsın değişmeyeceğini çok iyi biliyor.
Bütün bunlar benimle birlikte. Bazen onları taşımaktan çok yoruluyorum.
Kendimi tanıdığımda da çok
yorgundum. İçimi titreten, sabah uyandığımda etrafıma bakmamı sağlayacak, içimdeki
o büyük yorgunluğa karşı çıkacak hiç bir heyecan yoktu.
Her şeyi, herkesi silebilen bir his, düş kırıkları, vazgeçmeler ve
beklemelerle dolu günler...
Şu an sadece derin bir denize bakıyorum vapur misali ve olduğun yerde bir an bile olsa içinden
geçmeyi umuyorum!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder