12 Mart 2014 Çarşamba

Kaç kişi yaşadığımı bilmiyorum


Kaç kişi yaşadığımı bilmiyorum.

Biri benim yerime sınavlara giriyor, davetlere katılıyor, kalabalıkta sevilen, neşeli birini oynuyor. Bazen bana çok benzeyen bu desene uzaktan bakınca şaşırıyorum.

Nasıl da gerçek görünüyor.

 

Bir başkası tıpkı bir çocuk gibi aklına eseni, hissettiği herşeyi yapabileceğini, kimseyi üzmeden, kimseyi, hiç bir şeyi yitirmeden sonsuza dek mutlu yaşayabileceğini sanıyor.

 

Bir başkası hep mutsuz. Her şeyin kötülükle dolu olduğunu, dünyanın bu acımasızlığının ne yaparsa yapsın değişmeyeceğini çok iyi biliyor.

 

Bütün bunlar benimle birlikte. Bazen onları taşımaktan çok yoruluyorum.

 

    Kendimi tanıdığımda da çok yorgundum. İçimi titreten, sabah uyandığımda etrafıma bakmamı sağlayacak, içimdeki o büyük yorgunluğa karşı çıkacak hiç bir heyecan yoktu.

Her şeyi, herkesi silebilen bir his, düş kırıkları, vazgeçmeler ve beklemelerle dolu günler...

 

Şu an sadece derin bir denize bakıyorum vapur misali ve olduğun yerde bir an bile olsa içinden geçmeyi umuyorum!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder